9.Sınıf Türk Edebiyatı Ders Notları-Divan Edebiyatı (Klasik Edebiyat)


REKLAMLAR




Ekleyen: soruca | Okunma Sayısı: 30001

DİVAN EDEBİYATI ( KLASİK  EDEBİYAT)

      İslamiyet’in kabulünden sonra Türkler yaşamın her alanında Araplardan, Farslardan etkilenmişlerdir. Bu etkileşimin en belirgin olduğu alanların başında edebiyat göze çarpmaktadır.

13. yy dan dan itibaren şair ve yazarlar Fars- Arap etkisine girmeye başlamıştır.

Şairler şiirlerini “DİVAN” adını verdikleri bir kitapta topladıkları için bu edebiyatına “Divan Edebiyatı” denilmiştir.Ayrıca “klasik-eski –zümre edebiyatı” da denilir

  • Bu edebiyatın özünde dinde tasavvuf vardır.
  • Dil çoğunlukla halkın anlayacağı tarzda değildir.
  • Arap ve Fars edebiyatı örnek alınmıştır.
  • Saraydan destek gördüğü için “saray edebiyatı” da denilmiştir
  • Ölçü olarak “aruz ölçüsü” kullanılmış.
  • Çoğunlukla aşk, şarap, kadın övgü, din, ahlak, tasavvuf konuları işlenmiştir
  • Kafiye hem göz hem de kulak için anlayışı hakimdir.
  • Zengin ve tam kafiye sıklıkla kullanılmıştır.

 

                       Divan edebiyatı nazım şekilleri

 

Dörtlük halindekiler           Bent Halinde               Beyit halindekiler

Rubai                         Terci-i bent                       Kıt’a

Şarkı                           Terkib-i bent                     Müstezat     

Tuyuğ                                                                  Şehrengiz

Murabba                                                              Gazel,kaside

                                                                             Mesnevi                                                 

 

 

 

DİVAN EDEBİYATI NAZIM ŞEKİLLERİ

 

Nazım Birimi Beyit Olanlar

 

Gazel

Güzellik, aşk, kadın, şarap gibi konuları işleyen nazım türüdür.

Araplarda Farslara onlardan da Türklere geçmiştir.

Gazelin ilk beytine “matla”son beytine “makta” denir.

Makta  beytinde şairin mahlası(takma adı) kullanılır.

En güzel beytine “beyt’ül gazel ya da şah beyit” denir.

Gazelin bütün beyitlerinde aynı konu işleniyorsa buna  yek-ahenk gazel denir.

Bütün beyitler aynı söyleyiş güzelliğine sahip ise buna  yek-âvâz gazel denir.

Kafiye şeması: “aa,ba, ca da...” şeklindedir.

En az beş en fazla on beş beyitten oluşur.

Konu birliği yoktur. Her beyit başka bir konudan bahsedebilir.

Dize sonlarındaki  uyaklardan başka dize ortalarında da uyak bulunan gazellere musammat gazel denir.

Türk edebiyatında Fuzûli,Bâki, Nedim en tanınmış gazel şairleridir.

 

Kaside

Din ve devlet büyüklerini övmek amacıyla yazılan şiirlere denir.

En az 33 en fazla 99 beyitten oluşur.

Kafiye düzeni gazelle aynıdır.

İlk beytine matla, son beytine makta, şairin adının bulunduğu beyte taç beyit adı verilir.

Kaside: nesip-girizgâh-methiye-tegazzül-fahriye-dua bölümlerinden oluşur.

Nesib: Kasidenin giriş bölümüdür.

Girizgah: Konuya giriş niteliğinde olan bölümdür.

Methiye: Övülecek olan kişinin yüceliklerinin sıralandığı bölümdür.

Fahriye: Şairin kendini övdüğü kısımdır.

Tegazzül: Şair bu bölümde  bir gazele yer verir.

Dua: Övülen kişinin başarısı için Allah’a dua edilir.

Konularına Göre Kasideler

Tevhid:Allah’ın birliğini anlatan kasidelere denir.

Münacat:Allah’a dua etmek ve yalvarmak için yazılanlara denir.

Methiye:Herhangi bir şahsı övmek için yazılanlar denir.

Naat:Peygamberleri övmek için yazılanlara denir.

Hicviye:Birini eleştirmek için yazılanlara denir.

Mersiye:Ölen birinin arkasından yazılanlara denir.

      Edebiyatımızda kaside türünün en güzel örneklerini Nef’i vermiştir. Onun Siham-ı Kaza  adlı kasidesi bu türün en meşhur örneğidir.

Mesnevi

Beyit sayısı sınırsızdır.

Konu sınırlaması yoktur. Genellikle savaş, aşk,tarihi olaylar,dinî olaylar gibi konular işlenir.

Mesneviler o dönemde roman ve hikaye türünün yerini tutuyordu.

Her beyit kendi arasında kafiyelidir.

Uyak düzeni aa, bb,cc,dd,ee,… şeklinde devam eder.

Bir şehrin güzelliğini anlata mesnevilere şehrengiz denir.

Türk edebiyatındaki ünlü mesneviler şunlardır:

 

Fuzuli- Leyla ile Mecnun

Şeyh Galip- Hüsm ü Aşk

Şeyhi-Harname

Ahmedi-İskendername

Nabi- Hayrabat

Süleyman Çelebi-Mevlid

Mevlana- Mesnevi

 

 

Nazım Birimi Dörtlük Olanlar

 

 

Rubai

Kafiyelenişi aaxa şeklindedir.

Aruzun belli kalıplarıyla yazılır.

Hayatın anlamı ve hayat felsefesi,dünyanın nimetlerinden yararlanma  ve ölüm gibi konular işlenmiştir.

İran edebiyatına ait olan bu türün en büyük şairi Ömer Hayyam’dır.

Türkçe rubailerin en güzel örneklerini Yahya Kemal vermiştir.

 

Tuyuğ

 

Divan edebiyatına Türklerin kazandırdığı bir nazım şeklidir. 

Felsefi konular işlenmektedir. 

Kadı Burhanettin’in tuyuğları meşhurdur.

Uyak düzeni rubai gibidir. Fâilâtün fâilâtün fâilün kalıbıyla yazılır.

 

Şarkı

 

Besteyle okunmak için yazılan ve dörtlüklerden oluşan nazım biçimidir.

Dörtlük sayısı 3ile 5 arasında değişir.

Birinci dörtlükte 2. ve 4. dizeler diğer dörtlüklerde 4.  dizeler aynen tekrarlanır. Buna nakarat denir.

Türklerin divan edebiyatına kazandırdığı bir türdür.

Aşk ,sevgi,günlük hayat gibi konular işlanir.

Halk deyişlerine ve söyleyişlerine yer verilir.

Şarkı türünün ilk kullanıcısı ve en önemli temsilcisi Nedim’dir.

Yahya kemal de bu türü ustalıkla kullanmıştır.

 

Diğer Türler

 

 

Terkib-i Bent

 

Bentlerle kurulmuş olan bir nazım şaklidir.

Her bent 7 il 10 beyitten oluşut.

Bent sayısı 5 ile 15 arasındadır.

Bentleri birbirine  bağlayan beyitlere vasıta beyti denir.

Şairin toplumsal ve felsefi konulardaki düşünceleri konu olarak işlenir.

Terkib-i Bent türünün en önemli ismi Bağdatlı Ruhi’dir.

Türk edebiyatında bu türün en önemli ismi Ziya Paşa’dır.

 

Terci-i Bent

 

 Terkib-i bente benzer.

Yalnız burada bentler arasındaki vasıta beyti aynen tekrarlanır.

Konu da  daha çok Allah’ın kudreti,kainatın sırları ve kainatın zıtlıkları gibi konulara yer verilir.

Bu türün de  Türk edebiyatındaki en önemli temsilcisi Ziya Paşa’dır.

 


REKLAMLAR


Sitemiz, hukuka, yasalara, telif haklarına ve kişilik haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir. Sitemiz, 5651 sayılı yasada tanımlanan yer sağlayıcı olarak hizmet vermektedir. İlgili yasaya göre, site yönetiminin hukuka aykırı içerikleri kontrol etme yükümlülüğü yoktur. Bu nedenle, sitemiz uyar ve kaldır prensibini benimsemiştir. Telif hakkına konu olan eserlerin yasal olmayan bir biçimde paylaşıldığını ve yasal haklarının çiğnendiğini düşünen hak sahipleri veya meslek birlikleri, sorucam@gmail.com mail adresinden bize ulaşabilirler. Şikayet yerinde görüldüğü takdirde ihlal olduğu düşünülen içerikler sitemizden kaldırılacaktır. Sitemiz hiçbir şekilde kar amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.