2012-2013 9.Sınıf Biyoloji Ders Kitabı Cevaplar Meb


REKLAMLAR




Ekleyen: soruca | Okunma Sayısı: 66093

B bölümü
1-d
2-y
3-y
4-d
5-d
6-y
7-y

C bölümü
1-a
2-e
3-c
4-c
5-d
6-d
7-e
8-b
9-d
10-c
11-b
12-c
13-a
14-c
16-e


BULMACA

YATAY
1-timin
4-primidin
6-mitokondri
9-asit
14-atp
15-vitamin
16-golgi
17-lamel
19-ökaryot
21diyaliz
22-minarel
23-difüzyon

DÜŞEY
1-turgor
2-nişasta
4-ph
7-tuz
8-kitin
10-tepki
11-aktivatör
12-üreme
13-diploit
18-ozmoz
20-rna 

BOŞLUK DOLDURMA
1-DNA
2-BESİN FOTOSENTEZ
3-ZAR SİTOPLAZMA VE ÇEKİRDEK
4-İNORGANİK VE ORGANİK
5-PROKARYOT
Sayfa 100 :

Ribozom= 5
Golgi Cisimliği= 4
Lökoplast= 9
Kroloplast= 8
Sentrozom= 7
Mitokondri= 6
Sitoplazma= 1
Lizozom= 2
Koful= 10
Endoplazmik Retikulum= 3



Sayfa 113 :


Yatay
1.Timin
4.Primidin
6.Mitokondri
9.Asit
14.ATP
15.Vitamin
16.Golgi
17.Lamel
19.Ökaryot
21.Diyaliz
22.Mineral
23.Difüzyon

DÜŞEY
1.Turgor
2.nişasta
4.PH
7.tuz
8.kitin
10.tepki
11.aktivatör
12.üreme
13.diploit
18.ozmoz
20.RNA






Sayfa 104



Karşılaştırılan Prokaryot Hücre Ökaryot Hücre
özellikler

Çekirdek...................... ...........................X.. ......
Hücre Duvarı...............X........ .............................. ..
Kapsül........................ X............................. ...........
DNA........................... X............................. ............
Canlı grupları ...............X(bakteri,arkel er).......X(Bitki,hayvan,manta r)
Organelleri................... .............................. .X...........



SAYFA 67


1-) Asitlik ve Bazlık Dengesi
2-) Çok karbonu ve şekeri vücuda alır
3-) Vücut dENGELER
4-) Yapmadık
5-) H+ iYONU
6-) Yapmadık
7-) Yapmadık
8-)Yapmadık
9-) E
10-) B
11-)D
12-) A





Sf:114

1.Soru:
# Komşu hücrelerle iletişimi ve madde alışverişini sağlamak,
# Hücreyi dış ortamdan ayırır.
# Hücreye şekil verir.
# Madde giriş-çıkşını düzenler.
# Canlı yapıdadır.
# Kalınlığı 6-10 nm'dir.
# Protein, yağ ve karbonhidratlardan oluşur.
# Aktif taşıma olayını düzenler.
# Hücrenin beslenmesine yardımcı olur.
# Komşu ve yabancı hücreyi bulur.
# Hücreyi alınacak hormonları tanır.
# Hücrenin yıpranan kısmını onarır.
# Metabolizma atıklarının dışarı atılmasını sağlayarak iç ortamı düzenler.
2.Soru:
Difüzyon
Endositoz
Ekzositoz
Ozmoz
3.Soru:
Bu sorunun cevabını tam olarak bilmiyorum ama şöyle deyim.
Bakteri ve mantar hücreleri kendisinden daha yogun bir ortama konulursa büzülür.
4.Soru:
Aktif Taşımanın Özellikleri
• Enerji harcanır.
• Taşıma az yoğun ortamdan çok yoğun ortama doğrudur.
• Canlı hücrelerde görülür.
• Enzimler kullanılır.
5.Soru:
Sitoplazmanın bileşiminde en fazla su ( e-?) bulunur. Geri kalanı da proteinler, yağlar, karbonhidratlar, tuzlar, vitaminler, hormonlar ve çeşitli iyonları kapsar. Yumurta akı kıvamında bir yapıdadır.
8.Soru:
a.Hücre yapısı
b.beslenme
c.hareket
d.büyüme
e.üreme
f.solunum
g.sindirim
h.boşaltım
ı.sentez
Açıklama isterse allah yardımcınız olsun...
9.Soru:
Monosakkaritler (Monosakkarit): Basit şekerler, tek yapılı şekerler (Örnek; Glikoz: kan şekeri, üzüm şekeri, Fruktoz: meyve şekeri).

Disakkaritler (Disakkarit): Çift yapılı şekerler (Örnek; Sukroz (sakkaroz): şeker pancarı veya şeker kamışı şekeri, Laktoz: sütün içindeki şeker, Maltoz: tahıl ve baklagillerdeki şeker).

Polisakkarit (Polisakkaritler): Çoğul yapılı şekerler (Örnek; Nişasta: bitki tane, tohum ve yumrularındaki şeker, Selüloz: bitkilere destek görevi yapan insanların sindiremediği çoğul şeker, Glikojen: hayvan ve insan vücudunda olan karbonhidrat).

Birleşik karbonhidratlar (çoğul şekerler yapısındadırlar): Karbonhidratlarla proteinlerin birleşmesiyle oluşurlar. İnsan vücudu tarafından yapılırlar. Kan grupları olan A, B ve Rh bu tip birleşik karbonhidratlardır.
10.Soru:
a.Proteinler hayvan vücudunda organların ve yumuşak dokuların yapı unsurudur.
b.Büyüme ve erginlik dönemlerinde yeni dokuların yapılmasında etkindirler.
c.Yıpranan dokuların onarılması işlevine sahiptirler.
d.Enzimlerin ve hormonların yapımında görev alıp yapılarında bulunurlar.
e.Sinirsel uyarıların iletiminde rol oynarlar.
f.Canlıya destek olma ve hareket olanağı sağlamada görev alırlar.
g.Vücudun hastalıklara karşı dayanıklılığında ve hastalık etkenlerine karşı korunmada kullanılırlar.
h.Oksijen ve diğer maddelerin vasküler yolla taşınmasında görev alırlar.
ı.Kanın pıhtılaşmasında rol oynarlar.
i.Su ve elektrolit dengesinin korunmasında doğrudan yada dolaylı olarak görevleri vardır.
11.Soru:
a.Sıcaklık: Optimum noktanın biraz üzerinde enzimler etkisiz olmasına karşın, sıcaklık düşünce tekrar etkili hale geçebilirler.

b.pH: Enzimler pH değişimine karşı çok duyarlıdırlar. Genellikle çok fazla asidik ve alkalik ortamda etkisizdirler

c.Enzim/Substrat Derişimi: Eğer pH ve sıcaklık sabit tutulursa, enzim/substrat derişimi arasındaki orana bağlı olarak bir tepkime hızı görülür.
12.Soru:
TSGSATGAS
AGSGTASTG
13.Soru:
Bugünkü anlamda hücre teorisi;
-Bütün organizmalar bir ya da daha fazla hücreden meydana gelir.
-Hücreler bütün organizmaların yapı ve işlevlerinin temel taşıdır.
-Yeni hücreler var olan hücrelerin çoğalmasıyla oluşur.
-Canlının kalıtım maddeleri hücrelerde bulunur.





sy:115
dogru/yanlış
1.D
2.Y
3.Y
4.D
5.D
6.D
7.Y
8.Y
9.Y
10.D
Boşluk doldurma
1.DNA
2.organik,fotosentez
3.zar,sitoplazma ve çekirdek
4.inorganik,organik
5.prokaryot
6.dehidrasyon
7.yapı,hidroliz


SF:115-116
çoktan seçmeli sorular
1.A
2.E
3.C
4.C
5.D
6.E
7.D
8.D
9.B
10.E
11.E
12.D
13.A
14.A
15.C
16.B



sf:130

1.Sınıflandırmanın amacı:
Sınıflandırmanın esas amacı, yeryüzünde bulunan canlıları, akrabalık ilişkilerine göre gruplandırmak ve bu sayede de düzenli bir sistem içinde çalışılmasını kolaylaştırmaktır.
2.aristo canlıları nasıl sınıflandırmıştır:
Aristoteles, günümüzden yaklaşık 2300 yıl önce yaptığı sınıflandırmada canlıları yaşam ortamlarına göre (havada, karada ve suda yaşayanlar) gruplandırmıştır. O gün için bu sınıflandırma, ilerici bir özellik taşıyordu. Canlıları “benzer” özelliklerine göre sınıflandırarak onları daha sistemli bir şekilde incelemeyi amaçlıyorlardı.
3.Linnaneus canlıları sınıflandırırken...:
Bitkilere "Species Plantorum",hayvanlara"Systema Naturea" olarak yapmıştır.Sistematik zoolojinin temelini oluşturmuştur.Hayvanlar alemini klasislere,klasisleri ordalara,ordaları cinslere,cinsleri türlere ayırmıştır.
4.Soy oluşumları
Bireysel gelişim


5.c
6.d
7.d
8.c
9.d
10.e
11.e
12.d
13.d





sf:109

tablo:
hayvan hücresi-bitki hücresi
yok-var
var-yok
yok-var
küçük ve çok sayıda-büyük ve az sayıda
var-yok
yok-var
yok-var

sf:110
şekilde yukarıdan aşşagıya dogru
1-7-2-8-3-9-4-5
3.mikrotübüller:yapıları sert,içi boş çubuklardır
4.lizozom:hücre içi sindirim yapar

Sf:111
6.esnek değil,seçici geçirgen
şekil yukarıdan aşşagıya dogru
6-1-7-2-8-6-9-4-10


201 :



1.) Sınıflandırmanın esas amacı, yeryüzünde bulunan canlıları, akrabalık ilişkilerine göre gruplandırmak ve bu sayede de düzenli bir sistem içinde çalışılmasını kolaylaştırmaktır.
2.) Sınıflandırmada kullanılan basamaklara takson basamakları denir.(Taxon=sınıf ve Taxonomy=sınıflandırma)En çok kullanılan takson basamakları şunlardır:
Domain
Âlem
Filum/Şube (Hayvanlar) ya da Bölüm (Bitkiler)
Sınıf
Takım
Familya
Cins
Tür
Alttür
Varyete
Kültivar
Form
Klon
Hibrid
5.)bu sorudan pek emin değilim ama şöyle cevaplayabilirim..Siyanobakter iler doğada oksijen dengesini korurlar..Fakat oksijen metanojenlere zehir etkisi yapar..Bu yüzden..
6.)bunlar için 1 benzerlik ve farklılık söyleyebilirim..
benzerlik:Algler klorofil pigmenti bulundurdukları için fotosentez yaparlar.Bitkiler de.
farklılık:çok hücreli alglerde doku farklılaşması yoktur.bu nedenle gerçek kök,gövde,yaprak gibi organları gelişmemiştir..
3.Süngerler ev temizlğinde, ilaç sanayinde kullanılır.Midye, yengeç, karides ve özellikle balık önmeli besin kaynağıdır.Bazı hayvanlarda da insanlar için hastalık yapıcıdır.Örneğin: tenyalar

4.Gül, lavanta, yasemin, nane, limon, leylak gibi bitkiler içerdikleri eterik yağlar sayesinde hoş kokuludur ve kolonya, parfüm üretiminde kullanılır.Pamuk, keten, ebegümeci gibi bitkiler tekstil sanayinde ham maddedir.

5.Metanojenler Karbondioksit kullanırlar, metan gazına çevirirler.Siyanobakteriler ise karbondioksitle fotosentez yaparlar.

9.Meşe ağacında Melisten doku vardır karayosunda yoktur...





Sayfa : 28


Tablo

kurbağa-çok hücreli canlı
amip-tek hücreli canlı
timsah-çok hücreli canlı
yunus-çok hücreli canlı
öglena-tek hücreli canlı
ceviz ağacı-çok hücreli canlı
maydonoz-çok hücreli canlı
şapkalı mantar-çok hücreli canlı

2)Canlılar neden beslenmek zorundadır?
Büyümek,gelişmek,enerji elde edebilmek,yaşamını sürdürebilmesi için..

3)atmaca-fare
İnsan-et,süt
baykurş-Fare.küçük böcekler,sıçan
yılan-fare
köpek balığı-küçük balıkları yer..

4)canlılar yaşamaları için gereken enerjiyi nasıl elde eder?
oksijenli ve oksijensiz solunum yaparak elde eder..

5)Doğal yaşamı deniz olan alglerin diğer canlıalarla ortak özelliği nedir ?
Beslenme,üreme,boşaltım..
6)Çok hücreli canlılarda büyüme nasıl olur ?
Çok hücreli canlılarda büyüme yavaş yavaş meydana gelir.Beslenerek ve üreyerek büyür..
7)Canlılarda boşaltımın önemini açıklayınız!
Canlıların yaşamını devam etirebilmesi için vücudunda biriken atık maddeleri vücudundan uzaklaştırması gereklidir..



38-40 da olan araştırmaların cevapları


Kanımızın Asit ve Baz dengesi bozulduğunda neler olabilir?

PH değeri organizma için çok önemlidir. Biyokimyasal tepkimelerin gerçekleşebilmesi için pH’ın belirli bir düzeyde tutulması gerekir. pH’daki çok az bir değişiklik bile biyokimyasal tepkimeleri olumsuz etkiler.Bu nedenle pH değerinin sabit kalması gerekir.İnsan kanının pH’ı 7,4’e eşittir.İnsan kanının p H’ı 7’ye düşerse ya da 7,8’in üstüne çıkarsa ölüm olayı meydana gelir.Bazı bakteri ve mantarlar asidik ortamlarda yaşayabilir,fakat bazik ortamlarda yaşayamazlar.


Buz tabakası niçin su yüzeyinde kalır? Buzun su yüzeyinde kalmasının suda yaşayan canlılar için önemi nedir?

Sular her zaman yüzeyden donarlar vew buz her zaman suyun üzerinde yüzer, dibe batmaz.Eğer suyun tüm diğer sıvılardan soğudukça yoğunluğu artsaydı , yani buz suyun dibine batsaydı , bu durumda okyanuslar, denizler ve göllerde donma alttan başlayacaktı.Alttan başlayan donma yüzeyde soğuğa kesilecek bir buz tabakası olmadığı için , yukarı doğru devam edecekti. Böylece Dünya’daki göllerin, ve akarsuların çok büyük bölümü dev birer buz kütlesi haline gelecekti. Böyle bir Dünya’nın denizlerinde hiçbir canlı yaşayamazdı. Denizlerin ölü olduğu birekolojik sistemde kara canlılarının varlığıda mümkün olamazdı. Kısaca Dünya, eğer su normal davaransaydı, ölü bir gezegen olacaktı.
Suyun yukarıdaki anlatılan özelliği, Dünya üzerindeki denizler açısından çok önemlidir. Eğer bu özellik olmazsa, yani buz suyun üzerinde yüzmezse, Dünya üzerindeki suyun çok büyük bir bölümü tamamen donar, göllerde ve denizlerde hiçbir yaşam kalmazdı. Suyun yüzeyi ise 0°C’ye vararak donar. Ama sadece yüzey donmuştur. Yüzeyin altında kalan 4°C’lik bir su tabakası, balıkların ve diğer su canlılarının yaşamlarını sürdürmeleri için yeterlidir.

Tereyağı ve kuyruk yağının yiyeceklerde kullanılmasının karaciğerinizi n asıl etkiler?

Karaciğer yağlanması, adı üstünde karaciğer hücrelerinin yağla işgal edilmesi ve buna bağlı olarak karaciğerin büyümesidir. Orta yaş üstü, özellikle kilolu kişilerde oldukça sık görülür. Erişkin insanların yaklaşık -30 ‘unda karaciğer yağlanması olduğunu ve kabaca her 10 kişiden birine karaciğer enzimlerinin yüksek olduğunu söyleyebiliriz. Karaciğer yağlanması genellikle hiçbir şikayete neden olmamakla birlikte ileri dönemlerinde karnın sağ üst kısmında dolgunluk ve şişkinlik hissine neden olabilir.
Karaciğerimiz, kanımızın toksinlerden, ölü hücrelerden, mikroorganizmalardan ve aşırı yağdan temizleme görevi yapan önemli bir organizmadır. Karaciğerin en önemli görevlerinden birisi de yağ yakıcı rolüdür, bu yüzden kilo kontrolünde karaciğerin önemli bir işlevi vardır.

Minerallerin insan vücudundaki işlevleri nelerdir?

Nikel

Bu maden pankreası ve karaciğeri etkiler. Ancak bu konudaki bilgiler hayvanlar üzerinde yapılan deneylere dayanmaktadır. İnsan üzerindeki etkisi kesinlikle bilinmiyor. Kaynaklar; mantar, lahana, tahıl, meyveler, havuç, kuru fasulye.

Manganez

Beden bu madeni böbreklerde ve karaciğerde depolar. Eksikliği kısırlığa, zor gelişmeye yol açar.
Kaynaklar; kuşkonmaz, tahıl ve yağlı bitkiler (ceviz, badem v.b.).

Magnezyum

Yapılan deneylerde farelerin besini magnezyumdan yoksun olduğunda damarlarda genişleme, kalpte hızlı atış ve tansiyon düşüklüğü görülmüştür. Tez kızan insanlarda da bu mineralin noksan olduğu anlaşılmıştır. Aşırı rafine besin yiyenlerin ve yeşil sebze yemeyenlerin bu minerale gereksinimi vardır.
Kaynaklar; domates, soğan, incir, üzüm, hurma, badem, yulaf, çavdar, buğday, fındık, kara turp, gravyar peyniri, havuç, kereviz, marul, pırasa.


Kobalt

Bedenimizde az miktarda bulunan bu maden B12 vit*****ni oluşturan elemanlardan biridir. Kandaki alyuvarların gelişmesi için gereklidir.
Kaynaklar;
mantar, mercimek, burçak.


Çinko

Bu maden hücrelerde, özellikle de tiroit ve cinsiyet bezlerinde bulunur. Çinko insülinin bileşiminde yer alan bir madendir. Eksikliği yaraların zor kapanmasına, karaciğer sirozuna yol açabilir.
Kaynaklar; tahıl, pancar, lahana.

Bakır

Bedendeki etkisi kesinlikle bilinmiyor. Ancak anemide doktorlar hastalarına kobalt, demir ve bakır verince iyi sonuçlar alıyorlar. Kaynaklar;
kuru üzüm, pancar, havuç, muz, ıspanak, lahana, erik, kayısı, badem, fındık, çavdar.

Alüminyum

Bedenin çeşitli organlarında bulunur. Eksikliği uykusuzluğa ve kaygıya neden olur. Kaynaklar; elma, kavun, mantar, kuşkonmaz, enginar


Sodyum ve Klor

Bu iki maden bedenimizde büyük rol oynar. Midemizin hidroklorik asit yapabilmek için klora gereksinimi vardır. Hidroklorik asit proteinlerin normal sindirimi ve madensel tuzların kana kolayca yerleşmesi için gereklidir. Sodyum ve klor birçok besin maddesinde ve doğal olarak sofra tuzunda bulunur. Bu madenlerden yararlanmak amacıyla aşırı tuz yemek doğru olmadığı gibi, tuzu besinden tamamen kaldırmak da doğru değildir (doktor tavsiyesi hariç). Çünkü bu madenlerin eksikliği bacak kaslarında kramplara, bazen bulantıya, yorgunluğa ve baş dönmesine neden olabilir. Sıcak havalarda duyulan yorgunluğun ve bitkinliğin bir nedeni de bedenin terle aşırı tuz kaybetmesidir. Sodyum ve klor kaynakları;
fasulye, kestane, tahıl, pancar, kereviz, maydanoz, marul, ıspanak, hurma v.b.

Potasyum

Bedendeki tüm hücrelerin, kasların ve dokuların bu madene şiddetle gereksinimi vardır. Birçok ünlü besin uzmanına göre, kanser hastalığının bir nedeni de bedenin potasyumdan yoksun kalışıdır. Bu eksiklik besinlerin bu madenden yoksun bir toprakta yetişmesinden ileri gelir. Tahılda bol miktarda potasyum bulunur. Ancak rafine edilmiş tahıldaki potasyumun dörtte üçü yok olur. Rafine edilmiş besinlerde diğer mineraller de ek******. Potasyum eksikliğinin belirtileri şunlardır; Arterit, kabızlık, yüksek kan basıncı, kaslarda kramp ve gerilme, uyuklama, gevşeyememe, iştahsızlık, kolay soğuk algınlığı, ellerde ve ayaklarda üşüme, ussal ve kassal yorgunluk ve kanser. Potasyum elma sirkesinde, üzümde, üzüm suyunda, balda, pekmezde, meyvelerde, yeşil sebzelerde, domateste ve özellikle ısırgan otunda bulunur.


Kükürt

Proteinleri oluşturan aminoasitlerde bulunur. Bedenin her dokusunda bulunan kükürt, sindirimin temizleyicisi ve antiseptiğidir. Kükürt safra salgılarını olumlu etkiler. Beslenme uzmanlarına göre bedende biriken ürik asidin başlıca nedeni alınan besinlerde fosforun yüksek, buna karşılık kükürdün düşük oluşudur. Tüm tahıllarda, cevizde, bademde ve bu türden yağlı bitkilerde fosfor bulunur. Fosfor-kükürt dengesini sağlamak için adı geçen besin maddeleriyle birlikte bol sebze ve meyve yemeli. Kükürt genellikle sebze ve meyvelerde bulunur.

Kalsiyum ve Fosfor

Kalsiyumun büyük bir kısmı kemiklerde ve dişlerde bulunur; ancak küçük bir miktarını sinirlerle kaslar kullanır. Asabiyet, gevşeyememe, uykusuzluk, huysuzluk, halsizlik, kaslarda kramp, aybaşı zamanında hanımların karın krampları ve sancıları kalsiyum eksikliğinden ileri gelebilir. Kalsiyum kanın pıhtılaşmasında büyük rol oynar. Eksikliği diş çekidiğinde veya ameliyat sırasında kanamaya neden olabilir. Başlıca kaynaklar:
kara turp, kuru incir, salatalık. (Gelişmiş ülkelerde kalsiyum kemik tozu halinde hap olarak satılır.) Diğer kaynaklar; pekmez, badem, susam v.b.

Kalsiyum ile fosfor birbirlerini tamamlayan iki mineraldir. Biri eksikse, öbürünün de etkisi azalır. Fosfor tahıllarda, fındık, brüksel lahanası, kuru incir, patates, marul, muz ve portakalda bulunur. Dişlerin, kemiklerin, hücrelerin de fosfora gereksinimi vardır. D vit***** kalsiyum ile fosforun bedene mal olmasını, kana geçmesini, dişlerde ve kemiklerde depolanmasını sağlar. Sinirler, kaslar ve beden, gereksinimi olan günlük kalsiyum ve fosforu alamazsa, beden bunları kemiklerle dişlerden çekip alır. Kalsiyum ve fosfor fazla miktarda alınınca beden bunları dışkı yoluyla atar. Başlıca fosfor kaynakları;
nohut, badem, mısır, hindiba, üzüm, mercimek, bezelye, kepekli pirinç..

İyot

Tiroit guddesinin dengeli çalışması için iyot zorunludur. İyot eksikliği guatra, ayrıca halsizliğe, asabiyete ve gerginliğe yol açar. Deniz tuzunda ve denizden çıkan her türlü üründe bulunan iyot gudde sisteminin dengeli gelişmesinde yardımmcıdır. İyot en çok deniz yosununda, özellikle de "kelp" denilen yosun türünde bulunur. Diğer kaynaklar her ne kadar azsa da başlıcaları şunlardır:
Kuşkonmaz, lahana, havuç, böğürtlen, turp, ıspanak, domates, patates, soğan, muz. 


29.sayfa = 4 numaradan çıkış
67.sayfa = 5.Hidrojen iyonu 6.Hidroksit iyonu 7.Doymamış yağ asidi 8.Düzenleyici, direnç arttırıcı 9.E 10.A
100.sayfa= 1.Stoplazma 2.Lilizom 3.Er 4.Golgi cisimciği 5.Ribozom 6.Mitokondri 7.Sentrozom 8.Kloroplast 9.Lökoplast 10.Hücre Zarı
114-118 Arası = 1.D 2.Y 3.Y 4.D 5.D 6.Y 7.Y 1.DNA 2.besin,fotosentez 3.zar,stoplazma ve çekirdek 4.organik,inorganik 5.prokaryon 1.A 2.E 3.C 4.C 5.D 6.D 7.E 8.B 9.D 10.C 11.B 12.C 13.A 14.A 15.C 16.E
119.sayfa = Yatay 1.Timin 4.Pirimidin 6.Mitokondri 9.Asit 14.ATP 15.Vitamin 16.Golgi 17.Lamel 19.Ökaryot 21.Diyaliz 22.Mineral 23.Difüzyon Düşey 1.Turgor 2.Nişansta 4.pH 7.Tuz 8.Kiyin 10.Tepki 11.Aktivatör 12.Üreme 13.Diploit 18.Ozmoz 20.RNA


186 187

BAKTERİLER aLEMİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ

1 Hücre çekirdeği, mitokontri, golgi cisimciği, endoplazmik retikulum, sentriol gibi organelleri yoktur

2 Mitokondrileri olmamasına rağmen mezozomlarında ve Sitoplâzmalarında bulunan ETS enzimleri yardımıyla O2 li solunum yapabilirler

3 Ribozomları vardır DNA sitoplâzmada bulunur

4 Hücre zarının dışında karbonhidrat, protein ve lipitten oluşan hücre çeperi (duvarı) vardır

5 Bazı bakterilerde hareketi sağlayan kamçı, hücreyi koruyucu özellikteki kapsül ve olumsuz ortam koşullarına uyum şekli olarak oluşturulan Endospor bulunabilir

NOT : Endospor bir üreme şekli değildir



PROTİSTA aLEMİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ

1Protista âlemindeki canlıların tümünde çekirdek zarı ve zarlı organeller bulunur Ökaryot canlılardır

2Ototrof ve heterotrof olanları vardır

3Tek hücreli ve çok hücreli organizmalardan oluşur

4Bölünerek ya da sporla çoğalan ve eşeyli üreyen üyeleri vardır



ARKEA aLEMİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ

1Bakteriler gibi çekirdeği olmayan tek hücreli canlılardır

2Arkelere normal şartlara göre daha yüksek sıcaklıkta yaşamalarına rağmen sonradan habitatta rastlanmıştır

3Çoğu bakteri ve ökaryotun hücre zarları gliserol lipit esterlerinden oluşur

4Çoğu arkeler aşırı sevendir (Ekstremofil) bazıları yüksek sıcaklıklarda, deniz dibinde sıcak su kaynaklarında çoğu zaman 100 oC üstünde yaşarlar Bazıları çok soğuk ortamda veya aşırı tuzlu, asit veya alkali ortamda bulunabilir Bazı alkeler ılıman şartlarda (mezofil ) yaşarlar

5Arkeler diğer organizmalar için zararsızdır, hastalık etkeni olmazlar



BİTKİLER aLEMİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ

1Ökaryot ve çok hücreli canlılardır

2Hücre çeperi plastid ve kofulları vardır

3Hücre çeperi selüloz yapıdadır

4Fotosentetik ototrofturlar

5Doğadaki tüm canlıların organik besin ihtiyaçlarının büyük bir kısmını karşılarlar

6Gelişmiş (yüksek yapılı) bitkiler kök, gövde, yaprak, çiçek ve tohumdan oluşur

7Bitkilerin büyümeleri sınırsızdır



MANTARLAR aLEMİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ

1Ökaryot ve çoğu çok hücrelidir

2Heterotrof canlılardır

3Saprofit, parazit ya da simbiyoz yaşayabilirler

4Gerçek kök, gövde ve yaprakları yoktur

5Hücre çeperine sahiptirler

6Çoğu sporla çoğalır

7Genellikle nemli ortamlarda yaşarlar



HAYVANLAR aLEMİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ

1Ökaryot ve çok hücreli canlılardır

2Hücrelerinde gelişmiş bitkilerde bulunmayan sentrozom vardır Koful küçüktür

3Çoğu gelişmiş organ sistemlerine sahiptir

4Sinir sistemleri bulunur (İlkel olanlar hariç)

5Büyümeleri sınırlıdır

6Heterotrofturlar

130,131,201,202,203,237,242,24 6,248 Cevapları


130-131.Sayfa = 5.A 6.D 7.D 8.E 9.D
201-202.Sayfa = B:1.D 2.Y 3.Y 4.Y 5.D C:1.A 2.B 3.D 4.E 5.C 6.A
203.Sayfa = Yatay 2.Saprofit 4.İskelet 8.Ototrof 9.Damarlı 11.Filogenetik 12.Aerobik 14.Alem 15.Başkalaşım 16.Gram 18.Endemik 19.Parazit 20.Takım
Düşey 1.Prokarya 3.Memeliler 5.Sınıflandırma 6.Tür 7.Toy 10.Analog 13.Kurbağa 17.Maya
237.Sayfa = 2 Numaralı Çıkış
242-246.Sayfa = 1.D 2.D 3.D 4.Y 5.Y 6.D 1.çevre sorunları 2.çevre 3.toprak kirliliği 4.gürültü 5.ozon tabakası 6.erozyona 7.enerji 8.doğal gaz,yenilenebilir 1.D 2.A 3.C 4.B 5.D 6.E 7.D
248.Sayfa = Yatay 2.çevre 6.hava kirliliği 7.ötrofikasyon 10.erozyon 12.geri dönüşüm 13.küresel ısınma Düşey 1.su kirliliği 3.ekoloji 4.biyolojik birikim 5.rasyasyon 8.sera etkisi 9.toprak 11.yangın


113


12. soru :

AGSGTASTG olmalı

10.soru :

PROTEİNLERİN GÖREVLERİ Proteinler,canlıda hem yapının oluşmasında hem de pek çok görevin yapılmasında doğrudan etkilidir.Hücrelerin kendine özgü özelliklerini kazandıran maddeler,yapılarını oluşturan protein çeşitleridir.Hücrede gerçekleşen hücresel olayların yapılması da proteinlerle sağlanır.Proteinlerin başlıca görevleri aşağıdaki gibi sıralanır: *İşlevsel yönden proteinlerin görevleri,oluşturdukları enzimlerle biyolojik biyokimyasal reaksiyonları yürütmeleridir.Canlıda gerçekleşen her reaksiyon farklı proteinlerin oluşturdukları ayrı enzimlerle yürütülür.Örneğin;ATP,DNA,RNA gibi farklı moleküller farklı enzimlerle yapılır. *Kan şekerinin ayarlanmasını sağlayan insülin,glukagon gibi çoğu hormonlar protrinlerin yapısındadır.Bu nedenle hormonları oluşturan proteinler düzenleyici görev yaparlar. *Proteinler,hücre içinde ve hücre dışında önemli yapı maddeleridir.Bağ doku lifleri,kıl ve derideki keratin,önemli hücre dışı protrinlerdendir.
*Hücre içinde elektronların taşınması,çekirdekle stoplazma arasında madde taşınması hücreler ve organlar arasında madde taşıması gibi taşıma görevleri yaparlar.Örneğin;insan vücudunda oksijen ve karbon dioksidin taşınması,proteinlerin oluşturduğu hemoglobinlerle sağlanır.
*Hayvanlarda kasların kasılmasını gerçekleştirir.Kaslardaki kasılmayı sağlayan aktin ve miyozin,proteinden yapılmış ipliklerdir.
*Hayvan vücudunda hastalık yapan toksinlerle vücuda yabancı olan maddelere ve ******lara karşı vücudun ürettiği interferon bir proteindir.
*Proteinler,hücrelerin madde alışverişini sağlayan ozmotik basıncın oluşmasında etkilidir.Örneğin;doku hücrelerinden kılcal kan damarlarına madde geçmesini,kandaki proteinlerin olşturduğu"protein ozmotik basıncı" sağlar.

8. soru :

Dünya üzerinde yaşayan canlılar, bitkiler ve hayvanlar olmak üzere iki kısımda incelenebi*lir. Bu canlı organizmaların temel bir takım ortak özellikleri bulunmaktadır.
1. Hücre yapısı:Bütün canlılar hücre ya da hücrelerden oluşmuştur. Hücre organizmanın temel birimidir. Hücrede geçen bir takım olaylar canlılığın dev***** izin verir.
2. Beslenme:Canlılar yaşam faaliyet*lerini gerçekleştirebilmeleri için dış ortamdan be*sin olmak zorundadırlar. Hayvansal organiz*malar besinlerini dış ortam hazır olarak alırken, bitkiler kendi besinlerini kendileri sentezler.
3. Hareket:Canlılar dış ortamdan gelen uyaranlara karşı tepki gösterirler. Dış ortamdan gelen uyartılar ışık, ısı v.s olabilir.
4. Büyüme:Canlılarda hücre bölünmesi ile hücre sayısı artar. Buna bağlı olarak organizma büyüme eğilimine girer. Organizmaya alınan besinlerin büyük bir kısmı bu amaç için kullanılır.
5. Üreme:Canlılar kendi nesillerini devam ettirebilmek için ürerler. Eşeysiz ve eşeyli üreme olmak üzere iki tip üreme canlılarda görülür.
6. Solunum:Canlıların yapılarına almış oldukları besinleri hücre organ ellerinde oksijenli ya da oksijensiz bir şekilde yakarak enerji üretmeleri olayıdır. Oksijenli solunum olayı özetlenecek olursa;
Enzim
Besin+Oksijen ———>Su+Karbondioksit+ Enerji
şeklinde gerçekleşmektedir.
Tabiatta birtakım canlılar (Bira mayası) enerji üretmek maksadı ile oksijensiz solunum olayını gerçekleştirir.
Enzim Besin ———>Etilalkol+Karbondioks it+En erji
şeklinde gerçekleşmektedir. Bu olaya aynı za*manda fermantasyon= mayalanma da denir.
7. Boşaltım: Canlılar, çeşitli faaliyetler sonucu organizmalarında oluşan artık madde*leri, kararlı bir iç ortam oluşturmak için atarlar. Canlılar bu olayı gerçekleştirebilmek için çeşitli organ sistemleri oluşturmuşlardır.
8. Sindirim:Canlılar, yapılarına almış oldukları büyük molekülleri küçük moleküllere çevirirler.
9. Sentez:Canlılar, yapılarına almış ol*dukları küçük molekülleri organizmalarına uygun büyük moleküllere dönüştürürler. Örneğin; pro*tein sentezi

9.soru :

Karbonhidrat Çeşitleri
Karbonhidrat Çeşitleri Glikoz: En basit şeker olarak bilinen glikoz bitkide fotosentez olayı sonucunda oluşur. Glikozun fazlası bitkilerde nişasta, hayvanlarda glikojene dönüştürülerek depolanır.
Nişasta: Yalnızca bitkide depo besin maddesi olarak görülür. Çok sayıda glikoz molekülünün bir araya gelerek oluşturduğu bir yapıdır. Arpa, buğday, patates gibi besinlerde görülür. Suda erimezler. Hücre zarındaki porlardan geçemeyecek kadar büyük moleküllerdir. Hayvanlar nişastayı sindirim olayı ile glikoza dönüştürerek kullanırlar. Nişastanın ayıracı iyot çözeltisidir. Nişasta iyot çözeltisi ile mavi-mor renge dönüşür.
Selüloz: Bitkı, mantar ve bakteri hücrelerinde hücre zarının dışında bulunan hücre çeperi selülozdan olu-şur. Selüloz hayvan hücrelerinde bulunmaz. Aynı zamanda hayvanlarda selülozun sindirimi yapılamaz. Sadece geviş getiren memelilerin bağırsaklarında bulunan bakteriler selülozu sindirebilirler.
Glikojen: Hayvan hücrelerinde ve mantar hücrelerin-de fazla glikozun depo şekli glikojendir. Bitkilerde glikojen bulunmaz. Hayvanlarda glikozun fazlası kas ve karaciğerde glikojen şeklinde depolanır. Kandaki glikoz seviyesi düştüğünde ise glikojen glikoza dönüşe-rek kana geçer.

2.soru :

HÜCREDE MADDE ALIŞVERİŞİ

• Hücre zarında gerçekleşen bir olaydır.
• Canlılığın devamı için gereklidir.
• Hücre zarından geçebilenler :
O2,CO2,CO,su,mineraller,glikoz ,fruktoz,galaktoz,ya ğ asidi,gliserol,a.asit,vitamin, alkol
• Hücre zarından geçemeyenler :
Protein,yağ,karbonhidrat
• 4 yolla olur.
1) DİFÜZYON
• Bir maddenin çok olduğu (yoğun olduğu) ortamdan az olduğu ortama (az yoğun ortama) doğru hareket etmesine denir.
• Porlardan geçebilecek büyüklükteki maddeler difüzyona uğrar.Porlardan büyük maddeler difüzyon yapamaz.
• Enerji harcanmaz.
• Enzim kullanılmaz.
• Canlı ve cansız ortamda görülebilir.Canlılık ****li değildir.
• Denge sağlanana kadar devam eder ve durur.
ÖRNEK : Odaya dökülen kolonyanın her tarafa dağılması.Akciğerdeki oksijenin kana geçmesi.İnce bağırsaktaki glikozun kana geçmesi.

3.soru :

HİPERTONİK ORTAM(ÇOK YOĞUN ORTAM)
• Bir hücre kendisinden daha yoğun bir ortama konursa su kaybederek büzülür.Bu olaya
plazmoliz denir.ÖRNEK : Tuzlanan derinin su kaybederek büzülmesi.

4.soru

4) ENDOSİTOZ VE EKZOSİTOZ
• Hücre zarından geçemeyecek büyüklükteki maddelerin oluşturulan ceplerle içeri alınmasına endositoz;yine aynı yolla dışarı atılmasına ekzositoz denir.
• Hücre zarından geçemeyecek büyüklükteki katı maddelerin içeri alınmasına fagositoz;sıvı maddelerin içeri alınmasına pinositoz denir.

ENDOSİTOZUN ÖZELLİKLERİ
• Enerji harcanır.
• Enzim kullanılır.
• Hücre zarı azalır.Hücrenin içeriği artar.
• Hücreye alınan bu büyük maddeler lizozomdaki ve besin kofulundaki hücre içi enzimlerle parçalanır.
• Tek hücrelilerde ve akyuvarlar da çok görülür.
• Canlılık ****lidir.
• Denge yoktur.
• Bitki hücrelerinde ve diğer çeperi olan hücrelerde görülmez.

6.soru :

Belli bir çekirdek yapısına sahiptirler. Çekirdek içinde DNA, RNA, özel çekirdek sıvısı ve çekirdekçik gibi yapılar bulunur. Zarlı ve zarsız organellere sahiplerdir. Örneğin; insan, hayvan, bitki, mantar ve protista gibi canlıların hücreleri ökaryot hücre yapısına sahiptir.


REKLAMLAR


Sitemiz, hukuka, yasalara, telif haklarına ve kişilik haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir. Sitemiz, 5651 sayılı yasada tanımlanan yer sağlayıcı olarak hizmet vermektedir. İlgili yasaya göre, site yönetiminin hukuka aykırı içerikleri kontrol etme yükümlülüğü yoktur. Bu nedenle, sitemiz uyar ve kaldır prensibini benimsemiştir. Telif hakkına konu olan eserlerin yasal olmayan bir biçimde paylaşıldığını ve yasal haklarının çiğnendiğini düşünen hak sahipleri veya meslek birlikleri, sorucam@gmail.com mail adresinden bize ulaşabilirler. Şikayet yerinde görüldüğü takdirde ihlal olduğu düşünülen içerikler sitemizden kaldırılacaktır. Sitemiz hiçbir şekilde kar amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.